23 Nisan 2025’te İstanbul’da meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki deprem, "Depremler önceden tahmin edilebilir mi?" sorusunu bir kez daha gündeme taşıdı. Özellikle SSGEOS adlı platformun deprem öncesinde yaptığı uyarılar, sosyal medyada geniş yankı uyandırdı. Peki gerçekten İstanbul’daki deprem önceden bilindi mi, hangi sistemler bu konuda iddialı ve uzmanlar bu duruma nasıl bakıyor? İşte tüm detaylar...

İstanbul Depremini Önceden Bildiği İddia Edilen Sistem: SSGEOS Nedir?

Son günlerde sık sık gündeme gelen SSGEOS (Solar System Geometry Survey), Hollandalı araştırmacı Frank Hoogerbeets tarafından kurulmuş bir analiz platformu. SSGEOS, gezegenlerin, Ay'ın ve Dünya'nın belirli hizalanmalarının, yerkabuğunda sismik stres birikimini etkilediğini ve bu stresin depremleri tetikleyebileceğini öne sürüyor.

Bu teoriye göre, özellikle gezegenlerin ve Ay'ın belirli konumlara geldiği dönemlerde Dünya’da sismik aktivite artabiliyor. Ancak bu yaklaşım, bilim çevrelerinde oldukça tartışmalı ve henüz bilimsel olarak genel kabul görmüş bir yöntem değil.

SSGEOS'un İstanbul Depremi Tahmini: Gerçek mi Tesadüf mü?

SSGEOS, 21-22 Nisan 2025 tarihlerinde gezegen hizalanması nedeniyle Dünya genelinde sismik hareketlilik artışı beklediğini duyurmuştu. İlginç bir şekilde, bu açıklamadan kısa süre sonra İstanbul'da 6.2 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Bu gelişme sosyal medyada büyük ses getirdi.

Pek çok kullanıcı, SSGEOS'un tahmininin isabetli olduğunu savunsa da, uzmanlar bu tür öngörülerin bilimsel temelden yoksun olduğunu ve tamamen tesadüfe dayanabileceğini vurguluyor.

Depremler Gerçekten Önceden Bilinebilir mi?

Jeoloji ve sismoloji uzmanlarına göre, günümüz teknolojisiyle depremleri kesin ve doğru bir şekilde önceden tahmin etmek mümkün değil. Depremler, yer kabuğunda biriken enerjinin ani boşalmasıyla oluşur. Bu enerjinin ne zaman ve nerede birikiminin kritik seviyeye ulaşacağını ölçebilecek bir sistem henüz geliştirilmedi.

Bu nedenle, hem Türkiye’de AFAD hem de Kandilli Rasathanesi gibi resmi kurumlar, deprem tahmini yapmak yerine risk analizi ve önlem alınması yönünde çalışmalar yürütüyor.

SSGEOS'un Deprem Tahminleri Güvenilir mi?

Bilim insanlarına göre, SSGEOS gibi platformların yaptığı tahminler, bilimsel açıdan kesinlik taşımıyor. Gezegen hizalanmaları gibi kozmik olayların depremler üzerinde doğrudan etkili olduğuna dair somut bilimsel veriler bulunmuyor.

Bu tür tahminler, toplumda gereksiz panik havası oluşturabileceği gibi, resmi kurumların yaptığı çalışmaları da gölgede bırakabiliyor. Uzmanlar, her zaman bilimsel veriler ve resmi açıklamalara itibar edilmesi gerektiğinin altını çiziyor.

Deprem Tahmininde Bilimin Geldiği Son Nokta

Depremlerin önceden tam olarak tespit edilememesi, bilim dünyasında hâlâ büyük bir sorun. Ancak gelişmiş sismik izleme sistemleri sayesinde, belirli bölgelerde risk artışı izlenebiliyor. Yine de, "deprem olacak" diye kesin tarih ve saat vererek yapılan tahminler, bilim çevreleri tarafından son derece şüpheyle karşılanıyor.

Türkiye gibi deprem kuşağında yer alan ülkelerde en önemli öncelik, bireysel ve toplumsal düzeyde hazırlıklı olmak. Erken uyarı sistemlerinin geliştirilmesi, dayanıklı yapıların inşa edilmesi ve halkın bilinçlendirilmesi, şu an için depreme karşı alınabilecek en etkili önlemler olarak kabul ediliyor.

Editör: İzzet Akaltun