Şanlıurfa’nın Suruç ilçesinde yaşayan Hasari Katıtaş (nam-ı diğer Hesari Hemkî), 30 yılı aşkın süredir düğün ve taziyelerde mırra ikram ederek geçimini sağlıyor. Bölgenin köklü geleneklerinden biri olan mırra, Hemkî'nin elinde hem kültürel mirasa hem de ekmek kapısına dönüşüyor.

Kendine has tadı, sunumu ve ritüeliyle bilinen mırra, özellikle Şanlıurfa’nın kırsal kesimlerinde halen büyük bir saygıyla yaşatılıyor. Eskiden yalnızca özel misafirlere ikram edilen bu acı kahve türü, günümüzde daha çok düğün ve taziye evlerinde geleneksel bir ikram olarak sunuluyor. Harran yöresinde ise hâlâ birçok köy odasında günlük yaşamın parçası olmaya devam ediyor.

ALTIN CEZVESİYLE GELENEK TAŞIYOR

Suruç’ta adeta bir simaya dönüşen Hesari Hemkî, kurulan her düğün ve taziye evinde, dikkat çeken altın renkli cezvesiyle dolaşıyor. Vatandaşlara mırra ikram eden Hemkî, “Bu sadece bir kahve değil; gelenektir, saygıdır, birliktir” diyerek işine duyduğu sevgiyi ifade ediyor.

515708307 1173128371514604 5064652693469411069 N

MIRRANIN USTALIK İSTEYEN YAPIM AŞAMASI

Mırranın yapımı ise başlı başına bir ustalık işi. Kahve, defalarca kaynatılarak kıvamına ulaştırılıyor. Telvesinden süzülerek arı suyla tekrar karıştırılan kahve, geleneksel mutbak adı verilen özel kaplarda işleniyor. Bu işlemler birkaç kez tekrarlanarak, mırraya özgü yoğun ve acı tat elde ediliyor.

Mırra genellikle şekersiz hazırlanıyor. Ancak aroma vermesi için zaman zaman içine kakule gibi hoş kokulu bitkiler de ekleniyor. Son aşamada, özel işlemeli sarı bakır cezvelerde sunuma hazır hale getiriliyor.

MIRRA: KÜLTÜREL BİR SEMBOL

Şanlıurfa’da bir kahveden fazlası olan mırra, toplumsal ilişkilerde de önemli bir rol oynuyor. Küçük fincanlarda servis edilen mırra, saygı ve paylaşımın bir simgesi olarak kabul ediliyor. Fincanı geri vermeyen kişiye geleneksel olarak mırra cezaları uygulanması, bu kültürel mirasın mizahi ve disiplinli yanlarını da yansıtıyor.

Suruç’un yaşayan mırra ustası Hasari Katıtaş, her ikramında bu kadim kültürü yaşatmaya devam ediyor. Hem geçimini sağlıyor hem de gelecek nesillere unutulmaya yüz tutmuş bir geleneği aktarıyor.

Muhabir: Hüseyin Özkan