Türkiye'de yaşlı nüfus, diğer yaş gruplarındaki nüfusa göre daha yüksek bir hızla artış gösterdi. Küresel yaşlanma süreci olarak adlandırılan 'demografik dönüşüm' sürecinde olan Türkiye'de, doğurganlık ve ölümlülük hızlarındaki azalmayla sağlık alanında kaydedilen gelişmeler, yaşam standardının, refah düzeyinin ve doğuşta beklenen yaşam süresinin artması ile nüfusun yaş yapısı şekil değiştirdi.

YAŞLILARIN NÜFUS İÇİNDEKİ ORANI ARTTI

Çocuk ve gençlerin toplam nüfus içindeki oranı azalırken yaşlıların toplam nüfus içindeki oranı artış gösterdi. Türkiye, oransal olarak yaşlı nüfus yapısına sahip ülkelere göre hala genç bir nüfus yapısına sahip olsa da yaşlı nüfusun sayısal olarak oldukça fazla olduğu görüldü.

100 yaş ve üzeri nüfusun yaşlı nüfus içindeki payı yüzde 0,1 olarak belirlendi. 100 yaş ve üzerinde en fazla yaşlıya sahip ilk iller şöyle sıralandı:

İstanbul: 815

Şanlıurfa: 276

Mardin: 272

100 yaş ve üzeri en az yaşlıya sahip iller ise şöyle:

Bartın: 7

Bayburt: 7

Bilecik:8

Ardahan: 8

ÖNGÖRÜLERE GÖRE ORTANCA YAŞ 2080'DE 45 OLACAK

Nüfusun yaşlanmasıyla ilgili bilgi veren göstergelerden biri olan ortanca yaş, 2015'te 31 iken 2020'de 32,7 oldu. Ortanca yaş 2020 yılında erkeklerde 32,1, kadınlarda 33,34 olarak gerçekleşti. Nüfus projeksiyonlarına göre, ortanca yaşın 2025'te 34,1, 2030'da 35,6, 2040'da 38,5, 2060'da 42,3 ve 2080'de 45 olacağı öngörüldü.

YAŞLI BAĞIMLILIK ORANI GEÇEN YIL YÜZDE 14,1 OLDU

Çalışma çağındaki yüz kişiye düşen yaşlı sayısını ifade eden yaşlı bağımlılık oranı, 2015'te yüzde 12,2 iken bu oran geçen yıl yüzde 14,1'e yükseldi. Nüfus projeksiyonlarına göre, yaşlı bağımlılık oranının 2025'te yüzde 16,4, 2030'da yüzde 19,6, 2040'ta yüzde 25,3, 2060'da yüzde 37,5 ve 2080'de yüzde 43,6 olacağı tahmin edildi.

Muhabir: İbrahim Çakmak