Disleksi, çocuklarda okuma-yazma becerilerinde güçlük yaşanmasına sebep olur. Bu çocuklar okuduklarını anlamakta zorlanabilirler. Genellikle çocukluk çağında tanı konulmakla birlikte, disleksi yaşam boyu devam edebilen bir durumdur. Ancak bu durumu hastalık olarak değerlendirmiyoruz. Çünkü bu, beynin bazı sembolleri – özellikle harfleri ve matematiksel ifadeleri – farklı şekilde algılamasından kaynaklanmaktadır,” diyen Dr. Saatçıoğlu, disleksinin çocuğun kendi isteğiyle oluşmadığını ve tamamen bilişsel temelli olduğunu vurguladı.

“Disleksi Bir Hastalık Değil, Farklı Bir Öğrenme Yoludur”

İLAÇLA DEĞİL, EĞİTİMLE AŞILABİLİYOR

Disleksinin ilaçla tedavi edilebilen bir rahatsızlık olmadığını belirten Dr. Saatçıoğlu, “Ancak özel eğitim programları ve müdahale yöntemleriyle bu zorluğun üstesinden gelinebilir. Eğer çocukluk çağında gerekli destek sağlanmazsa, yetişkinlik döneminde de bu alanda müdahaleler mümkündür” ifadelerini kullandı.

AİLELERE ÖNEMLİ GÖREVLER DÜŞÜYOR

Disleksiyle mücadelede ailelerin rolüne de dikkat çeken Dr. Saatçıoğlu, şu uyarılarda bulundu: “Ailelerin sabırlı ve anlayışlı olması, çocuğun bu durumdan dolayı suçlanmaması çok önemlidir. Bu süreci birlikte yönetmek, müdahale programlarına ailenin de dahil olması çocuğun başarısı açısından oldukça etkilidir. Bu nedenle biz hekimler olarak, ailelerle birlikte görüşmeler yapıyor, gerektiğinde tedavi yaklaşımlarını da birlikte planlıyoruz.”

“Disleksi Bir Hastalık Değil, Farklı Bir Öğrenme Yoludur” (2)

Son olarak disleksinin bir engel olmadığını vurgulayan Dr. Saatçıoğlu, “Disleksi, zihnimizin farklı çalışmasının bir sonucudur. Bu farklılık, ancak toplumsal farkındalık ve uygun eğitimle aşılabilir.

Her çocuğun potansiyelini ortaya çıkarmak için birlikte çalışmalıyız” dedi.

Kaynak: Şanlıurfa il sağlık müdürlüğü